29 Tem 2012

Cool Couples: Miranda Kerr - Orlando Bloom

Bazı çiftler vardır ki o yakışıklı adamı kıskanamazsınız, o dünyalar güzeli kadına iç geçiremezsiniz sadece hayranlıkla izlersiniz onları.. Benim o çiftlerimin başında artık bildiğiniz üzere Jane - Serge yatsa da artık yerini yenilerine bırakmalı diyorum ve her seferinde maşallah deyip o malum yeri  kaşıdığım bir çiftten bahsetmeli diyorum.. Kadın melekten hallice, adam ise tanrının boş vakit işi ah bir de bebekleri var ki o da ortaya karışık! 

11 Tem 2012

Tatil sonrası ilk iş günü sendromu

Uzuuunca bir süre sonra ilk kez bugün blogumu açtım.. En sevdiğim blogları okudum, bazı yazılara gülümsedim, bazılarıysa boğazımda düğümler yarattı. Özlediğimi farkettim, hiç bir şeyin değişmediğini farkettim.. Tek değişen benmişim meğersem.. 
 13 güncük bir tatil süremin sonuna geldim bugün... İlk iş günü sendromumu yaşıyorum anlayacağınız. Tatilden bazı güzel anlarımı paylaşmak istedim sizinle.. En sevdiğim manzarayı, en sevdiğim fincanı, en sevdiğim arkadaşlarımı, en sevdiğim eteğimi vs vs vs :)

PS:Bu arada hala şu koyu saça alışamadım, sanırım en yakın zamanda tekrar sarı halime döneceğim..


2 Haz 2012

break time..

Son 1 aydır hiç bir şey yapmama hastalığına tutuldum. Canım internete girip saatlerce bakınmak istemiyor, bir şeyler yazıp çizmek istemiyor, kafamda binlerce fikir üretip hayata geçirmek istemiyor.. o kadar monoton geçirmek istiyorum ki bu ara hayatımı onu bile canım anlatmak istemiyor... dönemsel olduğunu biliyorum ama toparlanmak da istemiyorum.. Bu ara sadece alışveriş yapıyorum.. Hem de ne alışveriş.. Gördüğüm her şeyi almak istiyorum.. Mesela bu sabah, sabahın 9'unda gittim koltuk takımımı değiştirdim, dün akşam iki tane aynı duş jelinden aldım sanki son üretimmişcesine, banyoya askı aldım tek bornozum için şuan 8 askılık yeri var sırayla hepsine takmayı düşünüyorum. Çekmeceyi abur cuburla doldurdum, çikolata bile aldım ki ben çikolata hiç yemem.. Peçetelik aldım bir de. Ama peçeteleri hala çekmecede tutuyorum, onları peçeteliğe koymayı sevmiyorum..  Bazen de kendimi ödüllendiriyorum mesela adını ilk defa duyduğum parfümü hiç bir fikrim olmamacasına internetten alıyorum. süpriz yapıyorum yani kendime.. Tek yaşadığım evimde şuan tam 10 kişilik yatma yerim var arkadaşlarımı da düşünüyorum yani.. Bir çoğu ayda bir gelse de. Bu ara çok sıkılıyorum, herşeyden çok sıkılıyorum, herkesden çok sıkılıyorum.. mesela bu yazıyı yazarken oluşan yazım hatalarını görüyorum onları düzeltmekten de sıkılıyorum.. düzeltmiyorum da zaten üşenmekten. Nerden çıkarmışlar ki yazım hatalarını keşke her şey dümdüz  bir yazıdan ibaret olsaymış. kuralsız olsa keşke bir şeyler.. üç noktayı çok sevdim yalnız şuan bütün cümlelerimi üç noktayla bitirmek istiyorum çok önemli bir şey yazmışcasına.. yazdığım her kelimede biraz rahatladığımı hissediyorum o yüzden bu cümleden sonrasını okumasanız da olur kendimle dertleşiyorum.. dertleşmek dedim de, bu ara kimi görsem dertleşmek istiyorum.. yaptıklarımı onaylamalarını istiyorum.. iç huzura erişmek istiyorum.. 3 yıllık bir ilişkiyi bitirmenin evresi sorunsalı mı acaba bu? yoksa kendimi böyle mi kandırıyorum.. ilişki dedim de aklıma geldi özlüyorum sanırım yaşadıklarımı.. normal olan bu di mi? o kadar uzun zamandan sonra insan özler bir şeyleri di mi? en azından ayrılığımı düzgün yaşamak istiyorum her ne kadar ilişkimde bunu beceremesem de.. bu cümleyi yazdıktan sonra dizlerimin üzerine ellerimi koydum ve düşündüm ama bu ara düşündüklerimi de çok çabuk unutuyorum az önce ne düşündüğümü unuttuğum gibi... Tabi ayrılık sonrası iyi bir şeylerde oldu.. mesela içki içmeye başladım! Derbeder gibi değil tabi.. az ama her gün içiyorum.. son 10 gündür her gün içiyorum.. güzel bir şeymiş bunu farkettim 10 günde.. bundan sonra da içmeyi düşünüyorum ama her gün değil.. çünkü bazen makyajımı çıkarmadan uyuyakalıyorum ki sabahları hortlağa dönüştüğüm de kendimden korkuyorum.. kısacası ara verdim bu ara hayatıma.. sadece canımın istediklerini yapmak istiyorum.. canımın istediklerini yapıyorum.. şuan milyon tane cümlem devrik biliyorum milyon tanede hata var ama yazının başına dönüp okumakta istemiyorum.   bu yazıyı böyle kabullenin, etrafınızdaki insanları da.. kuralsız yaşamaya çalışın.. en azından benim gibi bir süreliğine bunu deneyin.. neden derseniz nedeni yok.. 

23 Nis 2012

DIY - Friendship Bileklik Yapıyoruz!




Madem bu sene bilekler dopdolu oluyor, bize de bu trendi en kolay şekilde takip etmek düşüyor. İşte birbirinden kolay ve şık friendship bileklikler ve yapılışları.. 
Related Posts with Thumbnails